MUTLU ÇOCUKLAR YETİŞTİRMENİN SIRLARI
Birçok ebeveyne çocuklarının ileride ne olmasını istedikleri sorulduğunda aynı cevabı verir. Çocuğum mutlu olsun yeter. 48 farklı ülkede yaşayan ebeveynlerle yapılan bir araştırmada ailelerin çocukları için en fazla mutluluk duygusunu arzuladıkları görülmüştür (Diener ve Lucas, 2004). Daha zengin, mutlu ve bireysel bir yaşam sürdü- ren ailelerin mutlu çocuk yetiştirme istekleri daha da yüksektir.
Mutlu çocuk yetiştirmek, başarılı çocuk yetiştirmekten daha önemlidir. Fakat mesele burada bitmiyor. Çünkü birçok aile çocukları ancak başarılı olursa mutlu olabilir sanıyor. İyi bir okul, iş, yuva... Gerçekten öyle mi? Çocukları nelerin mutlu kılabileceği konusunda erişkinlerin bencil isteklerini ve tahminlerini bir yana bırakalım. Çocuklarla yapılmış bilimsel çalışmalara odaklanalım.
Çocukları nelerin daha fazla mutlu kıldığı konusu oldukça ihmal edilmiştir bilimsel çalışmalarda. Bunun iki sebebi bulunuyor.
Öncelikle psikoloji bilimi uzun yıllar boyunca olumsuza vurgu yapmıştır. Klasik psikolojinin sorusu “Çocuğunuzda ne gibi bir sorun var?” olmuştur. Teşhis koyduğu sorunları düzeltmenin yollarını araştırmıştır. Pozitif psikoloji ise “çocuğunuzda doğru giden neler var” sorusuna cevap aramaktadır. Çocukların sahip olduğu güçlü özelliklerini nasıl geliştirebiliriz bunu araştırmaktadır.
Çocuklarda depresyon konusunda sayısız araştırma yapılmıştır. Oysa ki mutlu çocuk yetiştirme konusu son 20-30 yılda ancak çalışılmaya başlanmıştır. Psikolojide çocuklarla ilgili yapılan araştırmalarda olumsuzların olumluya oranı yaklaşık olarak 17:1’dir.
Mutlu çocuk yetiştirme konusunda geride kalınmasının ikinci nedeni, mutluluk çalışmalarının ekseriyetle yetişkinlere yoğunlaşmasıdır. Çocuklar ve ileri yaşta ki bireyler hakkında kısıtlı araştırmalarda bulunulmuştur. Elbette çocuklarla araştırmalar yapmak etik izinler ve uygulanabilirlik açısından daha fazla özveri gerektirmektedir. Bu nedenle bilimsel çalışmalar erişimi en kolay olan Üniversite öğrencilerine yoğunlaşmaktadır.
Mutlu çocuklar hayatta bir çok avantaja sahipler. 12-14 yaş arasında olan çocukların algıladıkları sağlık düzeyleri ile mutluluk düzeyleri arasında güçlü bir olumlu ilişki bulunmuştur (Mahon vd. 2005). Mutlu bireylerin bağışıklık sistemlerinin daha güçlü olur (Cohen ve ark., 2006).
Başarılı bireylerin mutlu olduğuna inanılır. Oysaki çift yönlü bir ilişki bulunmaktadır. Mutlu olmak bizi daha başarılı kılar. Yapılan çalışmalarda mutlu çalışanların iş yerlerinde daha yüksek performans sergiledikleri görülmüştür (Boehm ve Lyubomirsky, 2008).
Mutlulukla yakından ilişkili olan umut çocukların eğitimde daha başarılı olmasını sağlıyor (Gilman vd., 2006). Zira umutlu olan çocuk pes etmiyor kolay kolay. Benzer şekilde mutlu çocuklar daha yaratıcı oluyorlar (Baas vd., 2008). Yaratıcılık hem okul başarılarını olumlu yönde etkiliyor hem de karşılaştıkları sorunların üstesinden gelebilmek için yeni çözüm yolları üretebilmelerini sağlıyor. Amerika’da yapılan bir araştırmada öğrencilerin okula giriş sınavında elde ettikleri başarıya ve iyimserlik düzeylerine bakılmıştır (Seligman, 2011). İyimserlik düzeyleri yüksek fakat üniversite giriş puanları düşük olan öğrenciler iyimserlik düzeyleri düşük ama sınav puanları yüksek öğrencilerle kıyaslanmıştır. İyimser olanların daha başarılı oldukları görülmüştür.
Lyubomirsky ve arkadaşları (2005) iyi oluş düzeyleri yüksek olan bireylerin daha iyi sosyal ilişkiler kurduklarını ortaya koymuştur. Sosyal ilişkileri iyi olan ve arkadaşlarını daha sık ziyaret eden çocukların daha mutlu oldukları görülmüştür (Holder ve Coleman, 2009). Maalesef çocuklar giderek daha çok yalnız yapılan aktivelere yoğunlaşıyorlar. Bilgisayar oyunları gibi yalnız oynanan oyunları tercih ediyorlar.
Kimi çocuklar yaşadıkları tüm kötü tecrübelere ve kötü hayat koşullarına (fakirlik, aile çatışmaları, ruhsal problemlere) rağmen okul hayatlarında başarı ve yılmazlık gösterirler. Yılmazlık düzeyinde kişisel farklılıklar, aile bireyleriyle pozitif ilişkiler, zeka düzeyi gibi faktörlerin yanısıra kötü bir tecrübe yaşamadan önce bireyin iyi oluş seviyesinin yüksek oluşuda pozitif etki yaratmaktadır (Tugade ve Frederickson, 2004, 2007). Hangi çocuklar daha mutlular? 16 yaş mutsuzluk düzeyinin tavan yaptığı bir dönem olarak görülüyor. 18 yaşına gelindiğinde bir miktar mutluluk seviyesi yükseliyor.
Mroczek ve Spiro yaptıkları çalışmada bireyin 22 yaşından 65 yaşına kadar giderek mutluluk düzeylerinin arttığını göstermiştir. 9- 12 yaş arasındaki çocukların kardeş sayısıyla mutluluk düzeyleri arasında çok küçük bir ilişki gözlemlenmiştir (Holder ve Coleman, 2008).
Çocukların mutluluk kaynakları yıllar boyunca değişmektedir. Çocuklara onları mutlu eden şeyler sorulduğunda şu yanıtları verdiler (Chaplin, 2009):
- 8-9 yaş: Hobiler, aile, evcil hayvan
- 12-13 yaş: Maddi objeler, insanlar, evcil hayvanlar
- 17, 18 yaş: İnsanlar, evcil hayvanlar, başarılar
9 ile 12 yaşları arasında olan çocukların mutluluk düzeyleri ile ebeveynlerinin mutluluk düzeyleri incelenmiş, anlamlı bir ilişki bulunmamıştır (Holder ve Coleman, 2008). Şaşırtıcı bir sonuç da ebeveynlerin evli, ayrılmış ya da boşanmış olmalarıyla çocukların mutluluk seviyeleri arasında ilişki bulunmamıştır (Holder ve Coleman, 2008; Huebner, 1991).
Çocukların arkadaşları arasında ki statüsü arttıkça iyi oluş düzeylerinin artma eğilimi gösterdiği ortaya konmuştur (Ostberg, 2003). Çocukların kendilerini çekici bulma düzeyleri ile iyi oluş seviyeleri arasında zayıf bir ilişki bulunmuştur (Holder ve Coleman, 2008).
Mutlu çocuk yetiştirmek için şu önerilerde bulunulabilir:
- Koşulsuz kabul gösterin.
- Her çocuğun mutluluk kaynağı farklıdır. Çocuğunuzu nelerin mutlu kıldığıyla ilgili farkındalık kazanın, gözlemleyin.
- Başarı duygusunu tadabileceği alanları destekleyin örneğin spor gibi.
- İçsel motivasyonları yani yaptığı işten zevk aldığı için yapması desteklenmelidir. Çocuğunuza örneğin okuduğu kitap başına para vermek, onun gerçekten kitaptan zevk almasını engelleri.
- Her dediği yapılan çocuklar bir süre sonra hiç bir şeyden mutlu olmamaya başlarlar.
- Kendinizin mutlu ve iyimser olması çocuklara rol model olur. Yaşadığınız talihsizliklere iyimser bir bakış açısı ile bakmak yaşadıklarınızın kalıcı olmadığını, sadece belirli bir alanda başınıza geldiğini ve büyük ölçüde sizden kaynaklanmadığını düşünmektir.
- Düzenli bir yaşam çocuklara güven verir; aynı vakitlerde yemek yemek, uyumak vb.
- Pozitif geri bildirimlerde bulunun.
- Aşırı mükemmeliyetçilik çocukları mutsuz kılar.
- Sevdiğinizi gösterin.
- Problem çözme yeteneklerini geliştirmelerini destekleyin.
''Kendinizin mutlu ve iyimser olması çocuklara rol model olur. Yaşadığınız talihsizliklere iyimser bir bakış açısı ile bakmak yaşadıklarınızı
kalıcı olmadığını, sadece belirli bir alanda başınıza geldiğini ve büyük ölçüde sizden kaynaklanmadığını düşünmektir''
ERD...
Yorumlar
Yorum Yaz