ÇOCUKLARDAKİ  DİL VE KONUŞMA PROBLEMLERİ

ÇOCUKLARDAKİ DİL VE KONUŞMA PROBLEMLERİ

Yeni doğmuş bir bebeğin dışarıyla iletişim kurmak için yapabildiği tek şey ağlamaktır. Henüz 7 haftayı doldurmamış bebeklerin ağlamalarının en önemli nedeni acıkmaları, ikinci nedeni ise gürültü ve ışıktır. Bebek biraz daha büyüdüğünde yani 7 haftayı geçtiğinde, yorgun olduğunda, korktuğunda ya da yaptığı şey kesildiğinde ağlayabilir. İki ayın tamamlanmasıyla birlikte ağlamaları azalır. Artık yeni sesler çıkarmaya başlarlar. 5 ya da 6. aydan itibaren ise tek heceli ve anlamsız kelimelerle iletişim kurmaya başlarlar. Çıkarmaya başladığı sesleri, dikkat çekmek, isteklerini anlatmak ya da yapılmamasını istediği şeylere tepki göstermek için kullanır. Yani dilini, hem kendini ifade etmek hem de etrafındaki kişilerin davranışlarını değiştirmek için kullanır. Bebeklerin ilk anlamlı sözcükleri, 10. ay ile 15. ayları arasında duyulmaya başlanır. En çok kullandıkları sözcükler ‘anne’ ve ‘baba’dır. Peki dil ve konuşma problemleri ne tipte olabilir? Çocuklarda dil ve konuşma problemleri farklı şekillerde ortaya çıkabilir. Bir çocuk birden fazla dil ve konuşma problemini aynı anda yaşayabilir. Örneğin gecikmiş problemi olan bir çocukta, eş zamanlı olarak artikülasyon problemi de olabilir.

Genel olarak çocuklarda en çok rastlanan dil ve konuşma problemleri şöyledir. • Dili anlamaya ilişkin problemler • Dili ifade etmeye ilişkin problemler • Uygun iletişim kurabilme yeteneğinde ilişkin problemler (edimbilim) • Nörojenik kökenli problemler (yapısal) • Artikülasyon / Fonolojik problem • Akıcılık problemi • Ses bozukluğu • Bu sorunlardan biri çocukta görüldüğünde ailenin ne zaman yardım isteyeceği konusunda belirgin bir kural yoktur. Ancak şu hâllerde doktora gitmekte fayda vardır: • Çocuğunuz seslere tepki vermiyorsa • Siz ve ailenin diğer üyeleri, çocuğunuzun ne söylediğini anlamıyorsanız • Ailenin öyküsünde, bir dil ve konuşma gecikmesi varsa • Çocuğunuzun dil gelişiminin ve konuşmasının, aynı yaştaki çocuklara göre belirgin olarak geride olduğunu düşünüyorsanız Bazı çocuklar neden daha geç konuşmaya başlar? Gecikmiş konuşma disartri, serebral palsy ve diğer nörojenik bozukluklar gibi nörolojik, down sendromu gibi genetik bir problemden kaynaklanıyor olabilir. Tespit edilebilmiş herhangi bir nedene bağlı olmayan gecikmiş konuşma, artikülasyon ya da akıcılık problemleri de çocuklarda görülebilmektedir. Bunların yanı sıra çocuğun yaşadığı işitme problemleri de gecikmiş konuşmaya yol açabilmektedir. Birçok çocukta, orta kulak iltihabına ilişkin sorunlar görülür. Diğer yandan, çocuğunuz sürekli orta kulak enfeksiyonu çekiyorsa duyma konusunda önemli sorunlar yaşayabilir. Bu da çocuğun konuşma çabasını olumsuz etkileyecektir. Çocukta bu türden belirtiler görülmesi durumunda, öncelikle bir pediatristin çocuğu muayene etmesi ve gerekirse kulak burun boğaz ve odyoloji muayenesi yapılmalıdır. Çocuğun konuşmasını etkileyen faktörler nelerdir? Bir çocuğun konuşmaya başlaması pek çok etkene bağlı olabilir. Bunlardan en önemlileri genetik belirleyiciler, her açıdan fiziksel sağlık, gelişim ve benzerleridir. Öte yandan aile ve çevresel şartlar yani annenin sağlığı, anne-çocuk ilişkisinin durumu, anne-baba ilişkisi ve çocuğa karşı sergiledikleri tavırlar, tutumlar gibi faktörler de önemlidir. Bu saydıklarımızdan bazılarında meydana gelebilecek aksamalar, çocuğun dil gelişimini olumsuz etkileyebilir.

Çocuğun konuşma gelişimini hızlandırmak için neler yapılmalı? • Ona sevildiğini hissettirin, sevgi ve huzur dolu bir aile ortamı hazırlayın. • Yemek ve uyku gibi ihtiyaçlarına cevap verin. • Yaşı ne olursa olsun, çocuğunuzla sık sık konuşmaya çalışın. • Yaşına uygun şekilde çocuğunuzla oyun oynayın. • Sağlıklı beslenmesini sağlayın. • Kendi hâline kalmasına izin verin. • Yaşıtlarıyla oyun oynamasını sağlayın. • Başka insanlarla da iletişim kurmasını sağlayın. • Size seslendiğinde yanıt verin. • Çocuğunuza ninni söyleyin, masal anlatın, kitap okuyun. • Bir nesneyi eline aldığında nesnenin adını söyleyin, onunla ilgili bilgiler verin. • Özellikle 4 yaşına kadar, televizyon karşısında uzun süre kalmasına izin vermeyin. • Çocuğunuzla konuşurken ses tonunu iyi ayarlayın. • İsteklerini işaretlerle anlattığında onunla konuşarak yönlendirin, kendisini kelimelerle anlatmasını sağlayın. • Sosyal ortamlara sık sık girmesini sağlayın. • Fikirlerine değer verin, yaşına uygun olacak şekilde onunla sık sık sohbet edin. • Kendine olan güvenini artırın. • • Kalabalık içinde konuşması için onu cesaretlendirin, konuşmaya teşvik edin. • Yaşına uygun bir eğitim almasını sağlayın. • Gün içinde resimler üzerinde bol bol konuşun. • Yaşına uygun olarak hikâye, masal anlatmasını isteyin. • Konuşma zorlukları gördüğünüzde, katini konuşmada zorlandığı noktalara çekmeyin.

Sibel DAĞLIKAN Uzman Klinik Psikolog

img

ERD

Eğitimde Rehberlik Dergisi, 2005 yılında eğitim ve rehberlik alanında çalışma yapan entelektüel dostlarla yaptığımız haftalık eğitim sohbetlerinden esinlenerek ortaya çıkmış bir faaliyettir. Sohbetlerimizi neden bir dergi etrafında toplamayalım, “düşüncelerimizi, çalışmalarımızı neden ihtiyaç duyan öğrencilere, anne babalara ulaştırmayalım?” düşüncesi yazın hayatına başlamamıza yol açtı. Bu güne kadar 24 sayı çıkardık. Kovid-19 sürecinde yayın faaliyetine 2 yıl ara verdik. Düşüncelerimiz, çalışm

Yorumlar

img