ÇOCUĞUMUZLA ANLAMLI İLİŞKİLER  KURMAK

ÇOCUĞUMUZLA ANLAMLI İLİŞKİLER KURMAK

Çocuğunuzla uzun zaman geçirmek sizce kaliteli zaman mıdır? Uzun zaman geçirince etkili iletişim mi kurmuş oluyoruz? Yapılan çalışma ve araştırmalar anne-baba ve çocuk arasındaki kaliteli ve bir anlamı olan iletişim oranının giderek düştüğünü gösteriyor. Durum böyle olunca çocuklar onlarla daha fazla ilgileniyor gözüken tablet, telefon ve televizyondan yaşam ile ilişkili bilgiyi alıyorlar. Aileden ve özellikle anne-babadan uzak kalan çocuk vicdani ve ahlaki birçok değerden nasibini alamadan yetişiyor. Bir süre sonra da karşımızda hiçbir şeyi önemsemeyen, “Okusam ne olacak? Çalışsam ne fark edecek? vb. boş vermişlik içinde kendini kaybetmiş gençler görüyoruz. Bir sonraki evrede ise intihar ve uyuşturucu bağımlılığı salgını ile kesişiyor yolumuz. Tedirgin, ne yapacağımızı bilmez bir şekilde kendimizi yiyip bitirmeye başlıyoruz. En kötüsü de kendimizi yiyip bitirmemiz herhangi bir soruna çözüm bulmuyor. Bu endişeli halimiz çocuğumuza sınır koymamızı da engelliyor ve sonuç olarak astığı astık, kestiği kestik çocuğumuzun karşısında teslim bayrağını en tepeye çekiyoruz. Amacım içinizi karartmak ve umutsuzluk aşılamak değil, aksine ciddi gördüğüm bir noktaya önem vermemiz için farkındalığı arttırmaya çalışıyorum. Yukarıda anlattığım tarzda birçok çocuk ve aile ile çalışan biri olarak bunları aktarıyorum. Anne ve babanın çocuğun hayatında ne kadar etkili olabileceğini anlatmaya çabalıyorum. Son zamanlardaki en önemli ve heyecan verici gelişmelerden birisi, yaşantıların biyolojiyi değiştirebildiğinin anlaşılmasıdır. Bu ne anlama geliyor? Anne-baba çocuğu ile kaliteli ilişki kurduğunda ve oyun oynadığında çocuğun sinir sisteminin, aşırı stres yaşamayacak şekilde olgunlaşmasını sağlamış olur. Bu durumda beynin ön bölgesi yeterli gelişir ve çocuk ileriki hayatında dengeli bir sosyalleşmeyi, bilgiyi zihninde tutmayı ve duygular üzerine düşünerek dürtülerini sınırlandırmayı öğrenir. Modern hayat bize önceliğin ilişkilerimiz değil, işimiz olduğunu fısıldıyor. Elbette iş, çalışma hayatı ve para kazanmak önemli noktalardır. Fakat çocukların anne babalarıyla çok yakın ve kaliteli ilişkiye ihtiyaçları var. Bu modern toplum bize hedeflerimizi ön planda tutmayı ve duygularımızın buna engel olmaması için elimizden geleni yaparak sadece ve sadece hedefimize ulaşmamızı öğütlüyor. Hâlbuki toplum olarak bir hedefimiz olacak ise bu; duygulara imkân ve yer bulabileceğimiz, ilişkilere öncelik veren bir toplum olmak için çalışmamız olmalıdır. Peki, çocuklarımızın hayatına dokunmak, duygusal ve psikolojik gelişimlerine katkıda bulunmak için neler yapmalıyız/yapabilmeliyiz? Bunun için oldukça yorucu ve sabır isteyen bir sürece girmeli, kararlı ve güçlü olmalısınız.

Tüm bunları yapabilmek için de kendinize yeterli ve kaliteli zaman ayırıp, zihinsel, psikolojik ve duygusal açıdan güç biriktirmelisiniz. Kendinizi güçlendirdikten sonra neler yapabilirsiniz gelin şu maddelere birlikte göz atalım. • Eşinizle aranız samimiyet ve sevgi dolu olsun. Mümkün olacak en uygun şekilde sevginizi eşler olarak birbirinize gösterin ve çocuğunuzun buna tanık olmasını sağlayın. Böylelikle sevgi, saygı ve samimiyet adına sizden çok anlamlı tecrübeler öğrenmiş olacak. • Çocuklarınızı can kulağıyla dinleyin ve tüm dikkatinizin onda olduğunu hissettirin. • Yeteri kadar dokunun, temas edin. Bunlar çocuğun duygusal olarak gelişimini sağlıklı bir şekilde hızlandırır. • Duygularınızı doğru bir yolla ifade edin ve çocuğunuza da duygularını uygun bir şekilde ifade etmesini öğretin. • Bir problem ile karşılaştığında, üzüldüğünde hemen müdahale etmeyin. Öncelikle duygularını ifade etmesine izin verin. Duygularını anlayın. Sorunu çözemeseniz dahi, çoğunlukla çocuğunuzun duygularını anlamış olmak bile durumu daha iyi hale getirir. • Onunla anlamlı ve kaliteli bir ilişki kurun ve sürdürün. Süreklilik yetişkinler için önemli olduğu kadar çocuklar içinde büyük öneme sahiptir. Size güvenmelerini sağlar. Antidepresan türü ilaçlara harcanan para tüm dünyada her geçen yıl artıyor. Buna rağmen sorunu kaynağında çözmek hala mümkün görünüyor. Her bir çocuğa ihtiyacı olan dikkat ve ilgi verilerek birçok psikolojik problem çözüme kavuşabilir. Sizin çocuğunuza verdiğiniz ilgi, şevkat ve kurduğunuz anlamlı ilişkiler toplumumuzu ve hatta dünyamızı değiştirebilir. Kolları sıvamamızın vakti bence geldi, geçiyor. Sizce

Ahmet Fatih ERKAN PDR Uzman

img

ERD

Eğitimde Rehberlik Dergisi, 2005 yılında eğitim ve rehberlik alanında çalışma yapan entelektüel dostlarla yaptığımız haftalık eğitim sohbetlerinden esinlenerek ortaya çıkmış bir faaliyettir. Sohbetlerimizi neden bir dergi etrafında toplamayalım, “düşüncelerimizi, çalışmalarımızı neden ihtiyaç duyan öğrencilere, anne babalara ulaştırmayalım?” düşüncesi yazın hayatına başlamamıza yol açtı. Bu güne kadar 24 sayı çıkardık. Kovid-19 sürecinde yayın faaliyetine 2 yıl ara verdik. Düşüncelerimiz, çalışm

Yorumlar

img